Cep telefonları günümüzün en değerli iletişim aracı konumunda. Hem maddi hem de manevi yönden böyle. Manevi olarak insanların bir organı gibi yanlarından ayırmadığı bir gereksinim konumunda. Maddi boyutunu ise değinmeye gerek yok. Neredeyse bir araba fiyatına ulaşan telefonlar günümüzde mevcut. Bu kadar değerli bir aletinde kazalen düşmesi , ıslanması ya da başka zarar verecek aksiyonlar yaşaması vücudumuzda heyecan ve korku yaşanmasına sebep olmakta. Tabi bu yaşanılan adrenalin yüklü duyguların başında da evdekilere vereceğiniz hesap var. 😀 Bu yazıda eğer telefonunuzu suya düşürdüyseniz ya da suyla temas ettiyse ilk önerilen “Telefonu pirince yatır ” sözünün ne derece geçerli olduğuna değinicez. Gerçekten de pirinç ıslanan telefonu kurtarabilecek kadar kutsal mıdır ? Telefon basacağımız pirincin okunmuş olması gerekir mi ? Hep birlikte cevapları öğrenelim şimdi…
Eğer sizde pirinçten bu konuda medet umuyorsanız sizlere kötü bi haberimiz var.. yemeklerinize lezzet katan pirincin yapamayacağı yegane şeylerden birisinin de cep telefonunuzu kurtarmak olduğudur. Nitekim bazı durumlarda sorunun ciddiyetini daha da artırabilir.
Korozyon, telefon su ile temas ettiğinde anlık olarak gerçekleşir. Bazı durumlarda önemli bileşenlere denk gelmez ve bazı durumlarda ise ciddi sorunlara yol açar. Eğer akıllı telefonunuz ıslandıktan sonra onu tezgahta, pirinçte ya da benzeri bir yerde bekletip açabildiyseniz, bunun beklettiğiniz yer ile ilgili olduğunu düşünebilirsiniz. Muhtemelen söyleyeceğiniz şey, pirince yatırdım ve yardımcı oldu olacaktır.
Ama hayır, olmadı.
Telefonunuz çalışıyor gibi görünse dahi zayıflayan ve daha kırılgan hale gelen oksitlenmiş lehim bağlantıları ile karşı karşıyasınız. Daha da kötüsü, bu durum cihazın içerisinde yayılmaya devam edecek. Eğer cihazı açıp içerisini onarma imkanına sahip değilseniz yapabileceğiniz şeyler cihazı en kısa sürede sudan çıkarmak, hemen kapatmak, mümkünse de pilini ayırmak olacaktır. Dahası değil.
Peki ama bu efsane nasıl doğdu?
The Verge, bu konuda 1946 yılına kadar geriye dönük bir araştırma yaptı. Buna göre tüm bu yaygaranın sorumlusu bir muhabir. Hani derler ya delinin biri kuyuya bir taş atmış 40 akıllı çıkaramamış olayımız tam da bundan ibaret. Washington Post bünyesinde görev alan bir muhabir 2007 yılında yaptığı bir haberde BlackBerry telefonunu suya düşürdüğünü, bunun ardından pirince yatırdığını ve telefonun sapasağlam çıktığını aktardı.
Nitekim gelişmiş teknoloji problemine Neolitik dönemden kalma bir tahıl önermek pek de mantıklı değildi.
Kullandığınız telefonu pirincin içine koymaya karşı açıkça karşı olan bu rehberimizde bile, ‘ıslak telefon’ ve ‘pirinç’ terimlerini birbirine bağlayan internet aramalarına bir şekilde katkıda bulunuyoruz. Unutmayın ki pirinç bir alet değil, bir gıdadır. Yani suya düşen telefonunuzu pirince yatırmaya bir son vermelisiniz.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açıktır.