Gün geçmiyor ki yeni bir akım türesin.. Son zamanlarda Facebook, Twitter ve Instagram gibi sosyal medya mecraları üzerinde sıkça görebileceğiniz 10 Year Challenge adı altında yeni bir akım başladı. Sosyal medya kullanıcıları akıma katılmak için 10 yıl önceki fotoğraflarıyla bugünkü hallerini yan yana getirip paylaşıyorlar. Tabi ki insanoğlundaki değişim de beraberinde bir çok eğlenceli yorumu getiriyor ve bir geyik ortamı türüyor.
Peki, 10 Year Challange göründüğü kadar basit ve sevimli mi bir akım mı ? Yoksa bunlar İsrail ‘in oyunu mu ? 😀 WIRED isimli internet sitesinin editörüne göre, bu sosyal medya akımının arkasında, yüz tanıma sistemlerini geliştirmek isteyen mühendisler var…
WIRED isimli internet sitesinin editörlerinden Kate O’Neill oldukça kuşkucu bir bakış açısıyla konunun başka bir noktasına dikkat çekerek, yeni akımın o kadar da masum olmadığını dile getirdi. Kişisel Twitter hesabı adresi üzerinden hemen aşağıdaki gönderiyi paylaşan O’Neill paylaşımında şöyle demişti:
“10 yıl önce ben: Muhtemelen Facebook ve Instagram’daki yaşlanmış fotoğraf akımına katılırdım.
Şimdi ben: Elde edilen verilerin yaşlanma ve yüz tanıma algoritmalarını geliştirmek için kullanıldığını düşünüyorum.”
O’Neill, paylaştığı bu kinayeli paylaşımla aslında 10 Year Challange akımının altında yüz tanıma teknolojilerini geliştirmek isteyen şirketlerin olduğunu dile getiriyordu. Ünlü editöre gelen en büyük eleştiriyse bu fotoğrafların halihazırda Facebook’un elinde olmasıydı. Yani, Facebook zaten bu fotoğrafları sunucularında tutuyor ve neredeyse bütün haklarını elinde bulunduruyordu.
Me 10 years ago: probably would have played along with the profile picture aging meme going around on Facebook and Instagram
Me now: ponders how all this data could be mined to train facial recognition algorithms on age progression and age recognition— Kate O’Neill (@kateo) 12 Ocak 2019
10 Year Challange masum mu?
Bu fikrin doğru olduğunu kabul eden Kate O’Neill, bambaşka bir noktaya değindi: Verilerin bir arada olması. Yani, yüz tanıma teknolojisi üzerine yazılan bir yapay zekanın, insanların paylaştıkları eski ve yeni fotoğraflarının gönderilme tarihleriyle EXIF datalarına ulaşması gerekiyordu.
10 Year Challange ile paylaşılan fotoğraflar ise veri ayıklama ya da veriye ulaşma derdini tamamen ortadan kaldırdı. Hatta insanlar fotoğraflarını paylaşırken altına, “2008’de ben, 2018’de ben” ya da “Sağdaki fotoğrafı 2008’de Mustafa çekmişti, 2018’deyse İTÜ’deydim” gibi ekstra bilgiler de eklemişlerdi. Tüm bu eklenen ekstra bilgilerle akım için paylaşılan fotoğraflar, eşi benzeri bulunmaz bir veri havuzuna dönüşmülerdi. Yapay zeka geliştirmek isteyen mühendisler ise tek tek Facebook profillerini karıştırmak, gerekli bilgileri hazırlamak ve bunu yapay zekaya öğretmek gibi dertlerle uğraşmadan direkt olarak #10yearchallange etiketinde bulunan bilgileri çekmekle yetinebilir hale gelmişlerdi.
Pek çok uzman, her türlü sıkıntıya rağmen akıma katılmak isteyenlerin ise spesifik bilgilerini sosyal medya üzerinden paylaşmamaları, tarih ya da başka detayları vermekten kaçınmalarını dile getirdiler.
Yorumlar kapalı, ancak trackbacks Ve pingback'ler açıktır.